Şirketin durumu iyi gitmemektedir ve artık patronların genel müdürü değiştirmekten başka çaresi kalmamıştır.
Eski ve yeni genel müdür bir araya gelmişlerdir ve oturur sohbet etmeye başlarlar. Eski genel müdür:
– “Ben bu şirketi düzlüğe çıkaramadım, umarım sen başarırsın. Ama olur ya, işler yine iyi gitmezse, sana 3 zarf bırakıyorum. Önce bir numaralı zarfı açarsın. İşler yine iyi gitmezse iki numaralı zarfta sıra. O da olmazsa, artık üç numaralı zarfı açmaktan başka yol yok.”
Teşekkür eder yeni genel müdür ve ayrılırlar.
Bir zaman sonra şirkette işler düzelmez ve daha kötüye gitmeye başlar, yeni genel müdür hemen zarfları hatırlar. Gider çekmecesinden 1 numaralı zarfı alır ve açar. Okudukları heyecanlandırır:
“Eski yönetimi kötüle!”
– “Akıllı adammış.” der yeni genel müdür.
Gerçekten de, işlerin iyi gitmemesinden dolayı eski yönetimi suçlar durur. Fakat günler geçer, haftalar geçer, işler daha da sarpa sarar. Aklına 2 numaralı zarf gelir. O da yeni genel müdürü heyecanlandırır:
“Organizasyonu değiştir!”
Yeni genel müdür hemen raporlama müdürü ile finansman müdürünün yerlerini değiştirir, bölge sorumlularının ikisini merkeze alır, beş kişiyi de işten çıkarır. Ama ortada düzelen bir durum yoktur. Gün geçtikçe işler daha da kötüye gitmektedir. Artık son zarfa gelmiştir sıra. Yeni genel müdür bir kere daha heyacanla çekmecesini açar, zarfı çıkarır, açar ve okur:
“Hemen sen de 3 yeni zarf hazırla!”