Dijital köy kavramı da yeni kuşaklar gibi yeni bir kavram. Dijital ile bilgi arasındaki pozitif ilişkiden dolayı böyle bir başlık gelişti. Az gelişmiş ülkelerde “her şeyi biliyor olmak” bir marifet sayılmasına rağmen, gelişmiş ülkelerde birkaç şeyi bilmek ve o konularda yetkinleşmek önemlidir. 1950’li yıllara gitmeyin; 80’lerde, 90’larda bile “her şeyi bilen” bir insan olarak gösterilmek, inanılmaz bir prestijdi.
Bakıyorum da, son zamanlarda ülkemizde “Kültürlü ol!” argümanı yine öne çıkmış. İnsan niye kültürlü olmak ister? Diğer insanlar arasında farklı görünmek için mi? Aykırı olmayı insanlardan farklı olmak anlamında algılamaktan mı?
Herkese göre farklı gerekçeler elbette vardır. Biz şunu söyleyelim, her şeyi bilme dönemi geçti. Az bil, ama bildiğini iyi bil! Günümüzde her şeyi bilen insan modelinin çoktan demode olmasının esas sebebi ne biliyor musunuz: İnternet. Özellikle arama motorları ve yine özellikle Google diyorum. İşte gerçek ukala, yani çok akıllı araç Google veya internetin diğer araçları! Yani, dijital dünya, dijital bilgi, dijital sorunlar, dijital hastalıklar, dijital yaşam, dijital nesil vb. bir dijital köyde yaşıyor ne kadar farkındayız dersiniz?
Dijital köyün haramileri de var; insanları tuzağa düşüren ve neleri var yoksa yutan. Dijital köyün cahilleri de var bilginleri de; dengelenip yaşıyorlar. Dijital köyün delisi de var; uçuk kaçık maceracı fikirlerle dijital köyü sabote edebiliyorlar. Dijital köyün sanal aleminde oynanan farklı türdeki dijital oyunlarla hayal dünyasında kendilerine yeni bir yerleşim yeri açan yaşayan ölüler de var.
Tabii dijital köyün bilgeleri de var; öğrenmeye açık, aynı zamanda bilgiye doymayan, küresel mektebin talebeleri bunlar. Ne öğrenmek istiyorsunuz; sorun Bilgin Google hocamıza, size hemen cevaplasın. Google ve bu tarzdaki arama motorları sanki insanlığın ortak aklını bir düzlemde buluşturuyor. Ortak bilgi, her birimizin bildiğinin nerdeyse sonsuz bilgi katlarını oluşturuyor. Unutmayın Google gibi arama motorlarına yapılan kayıtlar yine bireysel olarak bizim yazdıklarımız, bizim yerleştirdiklerimiz.
Peki dijital mektebin talebeleri olarak ne yapmalı bundan böyle?
Her şeyi bilmek, her bilgiyi öğrenmek gibi amaçsız davranışlardan uzaklaşmak… Bu küresel köyde dijital amaçlarınız olmalı. Amaçlı bir şekilde yaşamak; geleceği öngörmek için muhakeme, analiz ve sentez becerileri üzerinden eleştirel düşünmeye ulaşmak, farklı bakış açıları üzerinden de yeni sonuçlar ortaya çıkaran yorumlama düzeyinde yaşamak, işte dijital köyde mutlu olmanın en kestirme yolu bu.
Siz, siz olun, öncelikle amaçlarınızı belirleyin. Dijital dünyayı nasıl ve hangi amaçlarla kullanıyorsunuz? Bu amaçlarınız sizin varlığınıza nasıl bir katkıda bulunuyor? Bu durum sizi mutlu ediyor mu? Bu durumda dijitalleşmenin kaynağı olan beyne ulaşmak ve yatırımımızı ona yapmak gerekiyor. En akıllı yatırım beyne yapılan yatırımdır. Beyni anlamak, hafıza gücümüzü etkili kullanmak ve amaçlarımıza göre bir yaşam sürmek.
Geriye ne kaldı ki?
(Alıntıdır)